DUYGUSAL HİSSİZLEŞME (ALEKSİTİMİ) NEDİR ?
Ruhsal Dengeyi Tehlikeye Sokan Duygusal Hissizlik Nedir?
Duygusal hissizlik ya da duygusal körlük olarak adlandırılan bu durum literatürde aleksitimi olarak geçer. Duygusal hissizlik, bireyin normalde duygusal tepkiler vermesi gereken durumlarda duygularını yaşamakta zorlandığı ya da duygusal ifadelerini sınırlı veya eksik bir şekilde ifade ettiği psikolojik bir durumdur. Bu durum genellikle bireyin duygusal iniş çıkışlarını deneyimlemekte güçlük çekmesine, duygularını ifade etmekte zorlandığına ve başkalarının duygusal tepkilerini anlamakta zorlanmasına neden olabilir.
Duygusal Hissizlik Belirtileri Nelerdir?
- Duyguları Tanımlamakta Zorluk: Duygusal hissizleşme yaşayan kişiler, duygularını tanımlamakta zorluk yaşarlar. Duygularını anlamak ve adlandırmakta sorun yaşarlar.
- Azalan Hayal Gücü ve Yaratıcılık: Duygusal olarak hissizleşen kişilerin hayal gücü de bu sorunu yaşamayanlara göre sınırlıdır. Diğer insanların hayatlarına empati kurmakta güçlük yaşarlar.
- Dış Odaklı Düşünme: Duygusal hissizlik yaşayan kişiler, içsel düşünceler yerine dışsal durumlara daha fazla odaklanırlar. Duygusal düşünme yetileri mantıklı, somut düşünme yetilerine göre daha azdır.
- Empati ve İlişki Kurmakta Zorluk: Duygusal hissizlik yaşayan kişiler, duygusal bağlar kurmakta ve bunu devam ettirmekte zorluk yaşarlar. Empati yapmakta sıkıntı yaşarlar ve bu nedenle yakın ilişkilerden kaçınmaya çalışırlar. Yalnızlığı tercih ederler. Dışarıdan soğuk ve mesafeli görünürler.
- Duygusal ve Fiziksel Düzeyde Durağanlık: Duygusal hissizlik yaşayan kişilerin, duygusal tepkileri de zayıf olur. Duygusal tepkilere duyarsız olabilirler. Örneğin; ağrı veya zevk bu kişilerde daha az görülebilir.

Duygusal Hissizleşme Nedenleri Nedir?
- Çocukların gelişim çağında ailesinden yeteri kadar ilgi ve sevgi görememesi,
- Aile içerisinde iletişimsizlik,
- Yetersiz sosyalleşme,
- Duygusal ifade eksikliği
- Depresyon, anksiyete şizofreni veya demans gibi farklı zihinsel sağlık sorunları duygusal hissizleşmeye neden olabilmektedir.
Duygularımızı Hissetmek Neden Bu Kadar Önemlidir?
Duygularımızın çok sayıda işlevi olduğunu biliyoruz. Duygularımız, hayatta kalmamıza yardımcı olmanın yanı sıra, hedeflerimize göre davranışlarımızı düzenleme işlevi de görür. Duygularımız, içinde bulunduğumuz durumu ve kendimizi daha iyi anlamamıza yardımcı olur. Örneğin; korku duygusu bize tehlikelerden kaçınmamız gerektiğini hatırlatırken, sevgi duygusu ilişkilerimizi güçlendirmemize ve başkalarına destek olmamıza yardımcı olabilir.
Duygularımız, hayatımızda olup bitenleri anlamamıza ve bu durumlara nasıl tepki vereceğimizi belirlememize yardımcı olur. Duygularımızı tanımak ve onları doğru bir şekilde yönetmek, duygusal denge ve sağlıklı bir yaşam sürdürmemiz açısından önemlidir. Kendimizi iyi hissettiğimizde ve duygularımızı doğru bir şekilde ifade ettiğimizde, ilişkilerimiz güçlenir ve daha mutlu bir yaşam süreriz.
Duygularımızın bize rehberlik etmesi ve onları anlayarak yönetmemiz, duygusal zekamızı geliştirmemize yardımcı olur. Duygularımızı dikkatle dinlemeli, nasıl tepki vereceğimizi düşünmeliyiz. Bu sayede, duygularımızın bizi yönlendirmesine izin vererek daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürdürebiliriz.
Duygusal Hissizleşme (Aleksitimi) Tedavisi Nasıldır?
Aleksitimi tedavisi meşakkatli bir süreçtir. Önerilen tedavi yöntemlerinden biri, psikologlar eşliğinde psikoterapi seanslarıdır. Psikoterapi, bu psikolojik problemin tedavi edilebilmesi için en etkili yöntemdir. Bunlar genellikle duygusal ve bilişsel psikoterapi yöntemleridir. Aleksitimi tedavisinde psikoterapi yöntemini kullanan kişiler yüksek oranda olumlu yanıtlar almaktadır. Psikoterapi ile birlikte kişi;fark etmediği duygularını yeniden fark etmeye, onları yeniden tanımaya başlar. Uzun bir süreç isteyen psikoterapi ile kişiler zamanla hissettikleri duygularına geri kavuşurlar.
Yazan:Stajyer Psikolog İrem Keklik