ORTA YAŞ BUNALIMI
ORTA YAŞ BUNALIMI
Orta yaş dönemi, farklı sorumlulukların yoğun şekilde yaşandığı eş, ebeveyn, çalışan, çocuk gibi pek çok rolün en aktif şekilde gerçekleştirildiği bir yaş dönemini kapsamaktadır. Gelişim psikologlarına göre orta yaşa geçiş dönemi 40-45 yaşları arasını kapsamaktadır. Yaş aralığı olarak 40-45 ile 60-65 yaş dönemini kapsadığı belirlenen, bireyin yaşamının büyük bölümünü içine aldığı düşünülen gelişimsel süreci kapsamaktadır. Genelde kadınlarda 35 yaşından sonra, erkeklerde de 40 yaşından sonra ortaya çıkmaktadır. Yaşamın sorumluluklarının artmasıyla bu dönemi “olgunluk dönemi” olarak da tanımlayabiliriz. Yaşamı sorgulamanın arttığı bu dönemde kişi gelecekle ilgili kararlı olma zorunluluğu hisseder. Orta yaş döneminde sorunlar genelde maddi, mesleki, ailevi, sağlık, topluma yönelik alanlarda ortaya çıkmaktadır. Kariyer sürecine ilişkin sorunlar ise bireyi her anlamda etkilemektedir.
Orta yaş krizinin bazı belirtileri:
- Ölüm kaygısı yaşayabilirler.
- Sürekli geçmişi düşünmek ve yaptığı seçimlerden pişmanlık duyabilirler.
- Suçluluk duygusuna girebilirler.
- Kendini çevreden soyutlamak isteyebilirler.
- Stres seviyelerindeki artışla beraber uykuya dalmakta güçlük çekebilirler.
- Dış görünüş takıntısı oluşturabilirler.
Orta yaş dönemi fiziksel açıdan gençlik özelliklerinin kayba uğramaya başladığı yaşlardır. Sağlık sorunlarının başlaması, fiziksel gücün azalmaya başlaması, cildin gençlik özelliklerini yavaş yavaş kaybetmeye başlaması gibi biyolojik açıdan birçok farklılığın meydana geldiği bir dönem olarak kabul edilir. Erikson ve Levinson’un kuramlarında da belirtildiği gibi üretkenliğin arttığı dönem olarak da kabul görür. Kişi mesleki olarak üretkenliğinin en fazla olduğu dönemi yaşar. Eğer birey bu dönemde, iş sahibi olamamış ve kendine bir aile kuramamışsa dönemin görevlerini yerine getiremediği için kendini “verimsiz” hissedebilir. Bu dönemin duygusu temelde üretkenlik olduğu için kişi olumsuz durum içine girdiğinde ortak yaşam alanındaki kişiler sorumluluk almalıdır. Sağlık sorunu olan orta yaş insanları ise kendilerini yaşlılığa daha yakın hissedebilirler.

Bu dönemde kadınlarda doğurganlığın sonlandığı dönem olan menopoz dönemi başlar. Kadınlar bu dönemde; terleme, sıcak basması, nabız artışı, üşüme, huzursuzluk yaşayabilir. Erkeklerde de andropoz nedeniyle bu hormonlardaki değişimler strese neden olabilir. Orta yaş döneminde artması beklenen sağlık sorunları yaşlılık dönemine hazırlık yapılarak ve fiziksel aktiviteye önem verilerek en aza indirilebilir. Bu dönemde fiziksel manada kayıpların olması bireyi ruhsal olarak da etkileyebileceği için yaşam doyumlarının azalmasına da sebep olabilir. Bu dönemde bireylerde maddi koşullarını daha iyi hale getirmek ve çocuklarına iyi bir gelecek bırakma arzusu görülür. Çocukların büyümesiyle onların evden ayrılması orta yaşlı bireyi yalnızlık hissiyle baş başa bırakabilir.
Orta yaş dönemi bireylere hayatın anlamını ve önceliklerini tekrardan gözden geçirmesi için fırsat sağlar. Burada inançlar daha çok önem kazanmaya başlar. İnançlarına daha çok zaman ayırarak yaşamlarını da bu inanç sistemleri üzerine kurarak sürdürdükleri görülür. Araştırmalara göre orta yaş döneminde dine yönelme arzusunun nedeninin çocuklarına iyi bir örnek olmak arzusu olabileceği saptanmıştır. Bu dönemde bireylerin kendilerine iyi bir gelecek sağlamak amacıyla spor, hobi, sosyal aktivitelere yönelmelerinin ruhsal açıdan kendilerini daha iyi hissetmelerine katkı sağlayabileceği söylenebilir. Halk eğitimi süreçlerine katılan bireylerin katılım nedenleri içinde yeni bir şeyler öğrenme, insanlarla zaman geçirme ve insanlarla sosyalleşme amaçlarının etkili olduğunu ifade etmiştir. Aynı zamanda kendilerini ifade edebilecekleri grup çalışmalarına katılmak kendilerini ifade edip, aynı duyguları yaşayan başka bireylerin olduğunu anlayıp yeni bakış açıları geliştirmesine katkıda bulunmalarını sağlar ve sonraki yaşantısını buna göre planlamasına yardımcı olur.
Yazan:Stajyer Psikolog Selenay Çalışkan