Yaygın Anksiyete Bozukluğunun Beyin Üzerindeki Etkisi
Yaygın anksiyete bozukluğu, zaman zaman yaşadığımız kaygının sürekli hale gelmesiyle ortaya çıkan bir durumdur. Bu bozukluk sadece ruhsal durumu değil, beynimizin işleyişini de etkiler. Bu yazıda, yaygın anksiyete bozukluğunun beyinde nasıl değişimlere yol açtığını daha yakından inceleyeceğiz.
Beynin Temel Bölgeleri ve Anksiyete
Beyin, duygularımızı yöneten karmaşık bir yapıya sahiptir ve anksiyete bozukluğu sırasında
üç ana bölge aktif rol oynar:
1.Amigdala: Amigdala, korku ve tehdit algımızı yöneten bölgedir. Yaygın anksiyete bozukluğu olan kişilerde amigdala aşırı çalışır. Bu da kişinin tehdit oluşturmayan durumlarda bile yoğun korku ve kaygı hissetmesine neden olur.
2.Prefrontal Korteks: Mantıklı düşünme, karar verme ve problem çözme gibi fonksiyonlar prefrontal kortekste gerçekleşir. Yaygın anksiyete bozukluğu bu bölgenin işlevini baskılar, bu da olaylara daha duygusal ve düşüncesiz tepkiler vermemize yol açar.
3.Hipokampus: Anılar ve öğrenme süreçlerinden sorumlu olan hipokampus, yaygın anksiyete bozukluğu olan kişilerde küçülebilir. Hipokampusun küçülmesi, bireylerin stresli olayları daha güçlü ve sık hatırlamalarına sebep olabilir, bu da kaygının artmasına yol açar.
Beyindeki Kimyasal Değişiklikler
Anksiyete bozukluğu, beynin yapısında olduğu kadar kimyasal dengesinde de bozulmalara neden olur. Bu süreçte iki önemli nörotransmitter öne çıkar:
•Serotonin: Mutluluk ve huzur hormonudur. Yaygın anksiyete bozukluğu olan kişilerde serotonin seviyeleri genellikle düşüktür. Bu, ruh halinin dalgalanmasına ve sürekli bir huzursuzluk hissine yol açabilir.
•GABA (Gama Aminobütirik Asit): Beyni sakinleştiren bir kimyasaldır. Yaygın anksiyete bozukluğu olan bireylerde GABA seviyeleri düşebilir. Bu durum, kişinin sürekli tetikte olmasına ve gevşeme zorluğu çekmesine neden olur.

Stres Tepkisi ve Beyin
Yaygın anksiyete bozukluğu beynin sürekli stres altında olmasına yol açar. Beynin stres yönetim merkezi olan hipotalamus-hipofiz-adrenal (HPA) ekseni, yaygın anksiyete bozukluğunda sürekli aktif hale gelir ve bu da kortizol seviyesinin sürekli yüksek olmasına neden olur. Yüksek kortizol
düzeyleri uzun vadede beyin hücrelerine zarar verebilir, hafıza problemlerine ve diğer bilişsel zorluklara yol açabilir.
Anksiyetenin Beyin Üzerindeki Uzun Vadeli Etkileri
Eğer yaygın anksiyete bozukluğu tedavi edilmezse, beynin yapısında ve işleyişinde kalıcı değişiklikler meydana gelebilir. Zamanla amigdala daha da hassaslaşır, prefrontal korteksin işlevi zayıflar ve hipokampus daha fazla küçülebilir. Bu durum, anksiyetenin artmasına ve kişi için daha zorlayıcı bir hale gelmesine neden olur.
Beyin Sağlığı İçin Çözüm Önerileri
Yaygın anksiyete bozukluğunun beyin üzerindeki olumsuz etkileri, tedaviyle hafifletilebilir. Bilişsel davranışçı terapi (BDT), meditasyon, düzenli egzersiz ve ilaç tedavisi, beyindeki kimyasal dengeleri yeniden sağlamak ve beynin işlevini düzeltmek için etkili yöntemlerdir. Bu
tedaviler, beynin stres tepkisini düzenler ve kişiye daha sağlıklı bir zihin yapısı sunar.
Stajyer Psikolog Selma Turgut