BAĞLANMA VE BAĞLANMA BİÇİMLERİ BAĞLANMA NEDİR?
Bağlanma kavramını insanların kendileri için değerli ve önemli gördükleri kişilere karşı oluşturdukları kuvvetli duygusal bağ olarak tanımlayabiliriz. Bağlanma biçimleri ‘Güvenli’ ve ‘Güvensiz’ bağlanma olarak ikiye ayrılır.

GÜVENLİ BAĞLANMA
Bu bağlanma stilinde, genellikle ebeveynler çocukları ile daha ilgilidir ve diğer bağlanma biçimlerine göre çocuklarının ihtiyaçlarına daha hızlı geri dönüş sağlarlar. Yetişkinlikte ise uzun ilişkiye olan güven, yüksek özgüven, yakın ilişkilerden keyif almak, ihtiyaç halinde sosyal destek arayabilmek ve duygularını kolayca paylaşabilmek gibi özellikler görülür.
GÜVENSİZ BAĞLANMA
Bu bağlanma biçimi üç farklı başlıkta işlenir :
1- Kaygılı Bağlanma
Bu bağlanma sitiline sahip çocuklarda yabancılara karşı şüpheci yaklaşma durumu görülür. Bu çocuklar, bağlı oldukları kişiden ayrıldıklarında ciddi boyutta tepkiler gösterirler ancak güvenli bağlanma sitilindeki gibi bağlanılmış kişinin geri dönüşü ile rahatlamış görünmezler. Yetişkinlerde bağlanma stili, başkalarına yakın olma konusunda isteksiz hissetme gibi görülebilir ve eşlerinin onların duygularına karşılık vermediğinden şüphe duyarlar. Kaygılı bağlanma biçimine sahip insanlarda görebileceğimiz semptomlardan biri dr kaygılı bağlanmada görülen terk edilme korkusu, ilişkiyi hayatının merkezine almak ve genellikle güvensizliktir. Birlikte değilken partnerlerinin kendilerini düşünmediğini, aldatılacaklarını düşünürler. Kaygılı bağlanma da diğer tüm bağlanma biçimleri gibi bebeklikten oluşur. Bebeklikte görülebilen semptomlardan biri de bebeğin annesine işe giderken sarılırken annenin gidişinden korkması, ağlayarak anneyi bırakmaması örnek verilebilir. Peki ilişkilerde bu bağlanma biçimini nasıl görürüz? Kişi, partnerinin onu sevmeyeceğinden ve terk etmesinden korkarlar. Bu korku sebebiyle partnerlerine yoğun ilgi gösterir ve aynısını karşısından bekler.
2- Kaçıngan Bağlanma
Bu bağlanma sitiline sahip çocuklarda bağlı oldukları kişiden kaçınma gözlemlenir. Çocuklar bağlı oldukları kişiden gelen ilgiyi reddetmeyebilir fakat özellikle ilgi beklemez. Yetişkinlerde de yakın ilişkilerde zorluk çekme eğilimi görülür. İlişkilere çok fazla duygu yatırılmaz ve bir ilişki sona erdiğinde çok fazla sıkıntı yaşanmaz. Bunu ilişkilerde duyguları açmakta zorlanma şeklinde görebiliriz.
3- Düzensiz Bağlanma
Bu bağlanma stilinde, bağlı olunan kişilere karşı eylemler ve tepkiler genellikle kaçınma ve direnme dahil olmak üzere bir karışım olarak gözlemlenir. Bu bağlama tarzında, bakım veren kişilerin tutarsız davranışlarının bu bağlanma stiline sebep olabileceği düşünülmektedir. İlişkilerde çok uç duygular yaşarlar. Sevgi ve nefret arasında gidip gelen uç duygular deneyimlerler ve bu nedenle ilişki içinde kafası karışmış ve huzursuz hissedebilirler. Partnerlere karşı duyarsız, bencil, kontrolcü ve güvensiz olabilirler.
ÇOCUKLARDA BAĞLANMA
Ainsworth’un bağlanma çalışmaları temel alındığında bağlanma stilleri laboratuvar ortamında incelenmiş. Çocukların, bakıcının yanındaki davranış şekli ve bakıcının olmadığı durumdaki davranış şekli arasındaki farklara bakılmıştır. Çocuklarda görülen bir diğer durum da kaygılı ve gergin hissettikleri anlarda arkadaşlarını güven kaynağı olarak görmeleridir. Arkadaşlara güvenli bağlanma çocuğun sosyal gelişimi için önemli bir faktördür. Güvenli bağlanma stiline sahip ergen ve çocuklar güvensiz bağlanan çocuklardan daha fazla sosyal – duygusal yeterliliğe sahip olmaya ve saldırgan davranışlardan kaçınmaya daha çok yatkındır. Genellikle güvenli bağlanma stiline sahip olan çocuklar durumlara daha ılımlı yaklaşırlar ve bir durumla tek başına mücadele edemeyeceğini anladığında güvendiği insanlardan yardım istemekten çekinmezler. Bu durum ergenlik çağındaki kimselerin duygusal düzenleme konusundaki başarısını gösterir.
Güvenli bağlanmanın aksine güvensiz bağlanmaya sahip kişiler bir şeyleri başlatma konusunda daha yetersizdir. Bu duruma ilişkiye ilk adımı atma örneği verilebilir. Bağlanma biçimlerinin arasındaki ilişki de kimlik gelişimiyle doğru orantılıdır.
KAYGILI VE KAÇINGAN BAĞLANMA STİLİNE SAHİP KİŞİLER NEDEN BİRBİRİNİ BULURLAR?
Kaygılı ve kaçıngan bağlanma stili olan kişilerin birbirinden etkilenmesini 3 noktada inceleyebiliriz:
1- Tutarlılık Eğilimi
Kaygılı ve kaçıngan bağlanmaya sahip kişilerde yoğunluğu fark etmeksizin terk edilme korkusu, yetersizlik, değersizlik ve ihmal edilmişlik vardır. Tutarlılık prensibi nedeniyle benzer ilişki tiplerini devam ettirme eğilimi olur. Risk almaya olan çekingenlikten dolayı bilindik olanı ararlar. Güven veren ve sorunsuz bir ilişki yaşayacağını düşündüğün kişi sana tanıdık gelmediğinden dolayı bilindik olana karşı çekim hissedersin. Bakım vereninle kurduğun ilişkiler, hayatındaki diğer ilişkilerine de yansır. Sana farklı hissettiren şeyler risk faktörüymüş gibi gelir. Bu yüzden hayatında zaten var olanı arama eğiliminde olursun.
2- Geçici Haz
Kaygılı bağlanma stilindeki kişi tüm dikkatin ve ilginin kendi üzerinde olmasını ister. Hissettiği duygusal açlığın doyurulmasını bekler. Kaçıngan bağlanma stilindeki kişiye bu ilişki dinamiğinin enerjisi iyi gelir. Uyum sağlayan konumda olmak ve bu durumun karşısındakine iyi geldiğini görmek arada bir uyumları olduğunu düşündürür. Bu süreç, geçici haz dönemidir. Kaçıngan bağlanan kişi ilişkiye kendini vermediğinden kaygılı partner ayrılma korkusu yaşamaya başlar ve yakınma haline geçer. Yakınma aşamasına geçildiğinde kaçıngan bağlanan kişi kendini geri çekmeye başlar ve bu da sorunun alevlenip büyümesine sebep olur.
3- Gelişim Fırsatı
Birlikte büyüyüp gelişme fırsatı verebilecek kişileri farkında olmadan hayatına çekersin. Geçmişte sıkıntı yaşadığın kişilere benzeyen ama farklı da davranabilen ve birlikte yaralarını sarmanda yardımcı olabilecek kişiler çekici gelir. Kaygılı ve kaçıngan ikili, ileriki süreçlerde ilişkilerinde bir problem olduğunu fark eder fakat çözüm üretmek veya ayrılmakta güçlük çekerler.Dolayısıyla benzer problemleri döngüler halinde deneyimlemeye devam ederler.
PEKİ İLİŞKİMİZ NE OLACAK?
Kaygılı bağlanan ve kaçıngan bağlanan kişiler problemler üzerine çalıştığı takdirde ilişkilerini olumlu ve güvenli hale getirebilir. Ancak bunun için karşılıklı yoğun bir çaba gerekir.
Eğer siz de kaygılı-kaçıngan ilişkisi içerisindeyseniz bağlanma stillerinizi detaylıca keşfetmelisiniz. Partnerinizle birlikte çözüm üretmek üzere konuşmalısınız. Bu noktada bir ilişki terapisti ile görüşmenizin ilişkinize olumlu yanları olabilir.
Yazan: Stajyer Psikolog İlayda Turna