ÇOCUKLAR VE SINIRLAR
Sınır koymak, ebeveynin çocuğuyla arasındaki güvenli ve sağlıklı bağa zarar vermeden çocuğun davranışlarını kısıtlamasıdır. Ebeveynin çocuğuna sınır koymaya başlaması için en uygun yaş dilimi 2,5-3 yaş arasıdır ve sınır koymayı sonlandırmak için belli bir zaman dilimi yoktur. Çocukların sağlıklı ve güvenli şekilde büyüyüp gelişmeleri için ebeveynlerinin sınırlar konusunda dengeyi sağlayıp çocuklarını güvende hissettirmeleri gerekir. Ebeveyn, korunan sınırlarla çocuk yetiştirirse, çocuk ile arasında sağlıklı iletişimi oluşturmuş olur. Eğer çocuk, sınır konmadan yetiştirilirse kaygısı artacak ve yaşamın getirdiği gereksinimleri yerine getirmek istemeyecektir. Sınırların yokluğu,çocuk için stres verici bir faktördür. Strese giren çocuk daha tepkili ve öfkeli olabilir. Sınırların olduğu bir ortamda çocuklar kendilerini güvende hissederler. Sınırları olan bir ailede herkes kendi görev ve sorumluluklarının farkındadır ve buna uygun davranır. Bu tarz bir ailede büyüyen çocuk, sorumluluk alır, kendini kontrol etmede zorluk yaşamaz, kendi kararlarını kendi verebilir.
Sınır belirlemek için 3 basamaklı harekete geçme metodu:
1)Duygu kabul edilir ve çocukla empati kurularak iletilir.
2)Sınırlar kısa ve net bir biçimde ifade edilir.
3) Çocuğun yaşına uygun alternatif seçenekler belirlenir.

Çocuk kendini nasıl güvende hisseder?
- Ailenin neden kural koyduğu çocuğa açıklanmalıdır.
- Konulan kurallar, basit ve anlaşılır olmalıdır. Çocuk, kuralların niçin var olduğunu bilmelidir.
- Çocuğu anlamaya çalışmak ve ona anladığınızı gösterecek şekilde çocukla konuşmak onu rahatlatır.
- Hedefimiz yasaklamak değil, doğru davranışa yönlendirmektir. (“Sakın merdivenden koşarak inme.” DEĞİL “Duvar kenarından dikkatlice inebilirsin.”)
- Hayır yerine evet ile başlanmalıdır. Örneğin; “Bugün arkadaşlarınla oynamaya çıkabilirsin ama önce bizimle birlikte yemeğini yemen gerekir.” denilebilir.
- Çocuklara sürekli bir şeyi yapmamaları konusunda ısrar etmek, çocuğa sınır koymada etkili bir yöntem değildir.
- Çocuğun kendisini engellenmiş ve bastırılmış hissetmemesi için çocuğa bazı olaylar üzerinden seçenek sunulabilir.
- Alternatif yöntemler için çocuğa düşünme fırsatı verilmelidir. (“Masanın düzenli durması için neler yapabiliriz?”) (“Arkadaşına kötü söz söylediğin için üzgün ve pişman olmuş gibisin. Peki şimdi olsa ne söylerdin/ ne söyleyebilirdin?)
- Ebeveynlerin kurallarında ve sınırlarında tutarlı olması çocukların ruh sağlığını olumlu yönde etkiler.(İyi polis-kötü polis olmamalıdır.)
- Çocuklarla sıkça yaşanan güç mücadelesinden kaçınılmalıdır.
- Kurallar belirlenirken çocukla iş birliği yapılmalıdır. Çocuğa da söz hakkı tanımak önem taşır.
- Eğer çocuk sınırlara uyuyorsa çocuk takdir edilmelidir.
- Çocuğu bir olayla ilgili tehdit etmek yerine olayın sonucunda neler olabileceği konusunda çocuk bilgilendirilmelidir.
Ebeveynlerin bir kural koyarken önce bazı soruları düşünmeleri önemlidir. Örneğin, konulan kural çocuğun sağlığına zararlı mı? Koyulan sınırlar ebeveynin yetiştirme tarzından mı kaynaklanıyor? Bu soruları düşünmek ebeveynlerin karar verirken daha dikkatli olmalarını sağlar. Ebeveynler, koydukları kuralların, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadığını düşünerek hareket etmelidirler. Eğer bir ebeveynin yetiştirilme tarzı çocuğuna koyduğu kuralları etkiliyorsa, kendi geçmişleri üzerinde durmaları ve çocuğun ihtiyaçlarına odaklanmaları gerekir.
Sınırların düzenlenmesi sırasında, çocuğun eskisinden daha fazla direnç göstermesi ve sık sık sınaması beklendik bir süreçtir.
Sınırlar sınandığında:
- Sakin bir ses tonuyla kuralın ne olduğu çocuğa tekrar söylenmeli (Çocukla aynı göz hizasında)
- Ses kararlı ancak sert olmayan bir tonda olmalıdır.
- Bağırarak kuralı çocuğa empoze etmeye çalışmak, çocuğun korkmasına ve sonraki deneyimler için de cesaretinin kırılmasına yol açabilir. Aynı zamanda anne babaya saygısı azalabilir.
- Kötü söz ve hakaretler ile sınır düzenlemeye çalışmak, çocuğun benlik algısını zedeler.
- Çocuk, sınırları hatırlamakta zorluk çekiyorsa resimli tablolardan veya yazılı anlaşmalardan yararlanabilirsiniz.
- Tüm bunları denemenize rağmen halen zorluk yaşıyorsanız, bir uzmandan destek alabilirsiniz.
Yazan: Stajyer Psikolog Selenay Çalışkan