İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN RUH SAĞLIĞIMIZA ETKİSİ
İklim değişikliği, dünya genelinde uzun süreli ve geniş kapsamlı iklim değişikliklerini ifade eder. Bu değişiklikler, sıcaklık, yağış düzenleri, rüzgar ve diğer iklim göstergelerindeki değişiklikleri içerir. İklim değişikliği, doğal süreçler ve insan faaliyetlerinin etkisiyle meydana gelir.
Onlarca yıl süren araştırmalar, artan sıcaklıkların ve aşırı hava olaylarının neden olduğu anksiyete, depresyon, TSSB, saldırganlık ve cinsiyete dayalı şiddet dahil olmak üzere acil ve uzun vadeli zihinsel sağlık sorunlarına etki ettiğine dikkat çekiyor.
İklim değişikliğinin ruh sağlığı üzerindeki etkileri oldukça çeşitli ve karmaşıktır. İşte bazı önemli noktalar:
1.Aşırı Hava Olayları: İklim değişikliği nedeniyle artan sel, kasırga, yangın gibi aşırı hava olayları, insanların evlerini ve yaşamlarını tehdit edebilir, bu da travma, kaygı, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi ruh sağlığı sorunlarına yol açabilir.
2.Isı Dalgaları: Yüksek sıcaklıklar, özellikle uzun süreli ısı dalgaları, ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Isı stresi, artan kaygı ve sinirlilik gibi duygusal tepkilere neden olabilir.
3.Hava Kirliliği: Artan hava kirliliği, sadece fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda ruh sağlığını da olumsuz etkileyebilir. Hava kirliliğine maruz kalmak, anksiyete ve depresyon semptomlarını artırabilir.
4.Yer Değiştirme ve Göç: İklim değişikliği nedeniyle yaşanabilir alanların azalması, insanların göç etmesine neden olabilir. Zorunlu göç, sosyal destek sistemlerinin kaybı ve yeni çevreye uyum sağlama zorunluluğu, ruh sağlığı üzerinde stres yaratabilir.
5.Gıda ve Su Güvencesizliği: İklim değişikliği, tarım ve su kaynakları üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir, bu da gıda ve su güvencesizliğine yol açabilir. Bu tür temel ihtiyaçların karşılanamaması, kaygı ve stres seviyelerini artırabilir.
6.Eko-anksiyete: İklim değişikliği konusunda endişe duymak ve gelecekteki belirsizlikler hakkında kaygı hissetmek, özellikle gençler arasında yaygınlaşan bir durumdur. Bu tür endişeler, genel ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir.
7.Toplumsal Bağlar ve Dayanışma: İklim değişikliği, toplulukların bir araya gelerek çözüm arayışlarına girmesine de yol açabilir. Bu tür dayanışma ve iş birliği, bazı bireylerde olumlu ruh sağlığı etkileri yaratabilirken, diğerlerinde stres ve kaygıya neden olabilir.
Bu etkilerin bireyler üzerindeki yoğunluğu, kişinin mevcut ruh sağlığı durumu, sosyal destek sistemi ve yaşadığı çevre gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.
Bir rapora göre, bir hava felaketinin kurbanlarının yüzde 25-50’si olumsuz zihinsel sağlık etkileri riski altındadır. Ayrıca, aynı rapor yetişkinlerin yüzde 54’ünden fazlasının ve çocukların yüzde 45’inin ruh sağlığının ciddi şekilde tehdit altında olduğunu iddia ediyor.

Kışın ruh halimizin yaza göre değişmesinin birkaç temel nedeni vardır:
- Güneş Işığı ve Serotonin Seviyeleri:
– Kış aylarında güneş ışığına maruz kalma süresi azalır. Güneş ışığı, beyinde serotonin üretimini artırır. Serotonin, ruh halini düzenleyen bir nörotransmitterdir. Güneş ışığının azalması, serotonin seviyelerinin düşmesine ve bu da depresyon ve düşük ruh hali riskinin artmasına neden olabilir.
- Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu (SAD):
– Mevsimsel Duygudurum Bozukluğu, kış aylarında ortaya çıkan ve genellikle ışık eksikliğinden kaynaklanan bir depresyon türüdür. SAD, enerji düşüklüğü, uyku düzeninde değişiklikler ve genel bir mutsuzluk hissi ile karakterizedir.
- D Vitamini Eksikliği:
– Güneş ışığı, vücudun D vitamini üretmesini sağlar. Kışın güneş ışığına maruz kalmanın azalması, D vitamini seviyelerinin düşmesine yol açabilir. D vitamini eksikliği, depresyon ve anksiyete ile ilişkilendirilmiştir.
- Sirkadiyen Ritim Bozulması:
– Kışın günlerin kısalması ve daha az ışık alımı, vücudun biyolojik saatini (sirkadiyen ritmi) etkileyebilir. Bu durum, uyku düzeninin bozulmasına ve uyku kalitesinin düşmesine neden olabilir. Uyku sorunları, ruh hali üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir.
- Sosyal ve Fiziksel Aktivite Azalması:
– Kışın soğuk hava ve kötü hava koşulları, insanların dışarıda vakit geçirmesini ve fiziksel aktivitelerde bulunmasını zorlaştırabilir. Egzersiz ve sosyal etkileşimlerin azalması, ruh halinin düşmesine katkıda bulunabilir.
- Beslenme Değişiklikleri:
– Kış aylarında, insanlar genellikle daha ağır ve karbonhidrat açısından zengin yiyeceklere yönelir. Bu tür beslenme alışkanlıkları, enerji seviyelerini ve ruh halini olumsuz etkileyebilir.
Bu nedenler, kış aylarında ruh halimizin yaza göre daha düşük olmasına yol açabilir. Bu etkileri azaltmak için kış aylarında yeterince güneş ışığı almak, D vitamini takviyesi kullanmak, düzenli egzersiz yapmak ve sosyal aktivitelerde bulunmak önemlidir.
İklim değişikliğinin yarattığı ruh hali etkilerini azaltmak için aşağıdaki adımlar atılabilir:
- Bilgi Edinme ve Farkındalık: İklim değişikliği hakkında doğru bilgi edinmek ve bu konudaki farkındalığı artırmak, endişeleri daha iyi yönetmeye yardımcı olabilir.
- Destek Gruplarına Katılma: Benzer kaygılara sahip insanlarla bir araya gelmek, duygusal destek sağlamak ve yalnız olmadığınızı hissettirmek için faydalı olabilir.
- Profesyonel Yardım Almak: Bir terapist veya danışmanla görüşmek, iklim kaygısı ve stresle başa çıkmada yardımcı olabilir.
- Doğayla Bağlantı Kurmak: Doğada zaman geçirmek, stresi azaltmaya ve zihinsel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olabilir.
- Aktif Olmak: İklim değişikliğiyle mücadele eden gruplara katılmak veya bireysel olarak çevresel sürdürülebilirlik için adımlar atmak, kontrol hissini artırabilir.
- Sağlıklı Yaşam Tarzı: Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve yeterince uyumak, genel ruh halini ve stres yönetimini olumlu yönde etkiler.
- Meditasyon ve Mindfulness: Meditasyon ve mindfulness pratikleri, anksiyete ve stresi azaltmada etkili olabilir.
- İletişim ve Paylaşım: Duygularınızı yakınlarınızla paylaşmak ve destek almak, duygusal yükü hafifletebilir.
Bu adımlar, iklim değişikliğinin yarattığı ruh hali etkilerini azaltmaya yardımcı olabilir ve bireylerin bu zorlu süreçle daha iyi başa çıkmalarını sağlayabilir.
Yazan: Stajyer Psikolog Zeynep Tuğçe Tuğcu